CHP, 6 Nisan 2025’te 39. Olağan Kurultayı’nı Ankara’da olağanüstü bir şekilde düzenlenecek. Kurultay’a Özgür Özel’in liderliğini güçlendirme çabası ve kayyumlar tehdidiyle gidiliyor.
Yabancı uzmanlar, CHP’nin iç dinamiklerini ve Türkiye siyasetindeki rolünü analiz etti. Bilimsel araştırmalar, parti içi değişimlerin toplumsal etkilerini ve liderlik süreçlerini inceledi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 6 Nisan 2025 Pazar günü Ankara’da toplanacak 39. Olağan Kurultayı ile hem Türkiye’de hem de uluslararası alanda gözleri üzerine çekti. Özgür Özel’in genel başkanlık koltuğunu koruma mücadelesi verdiği bu kurultay, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Mart 2025’teki tutukluluğu ve parti yönetimine kayyum atanma tehdidiyle daha da karmaşık bir hale geldi.
Yabancı uzmanlar ve bilimsel araştırmalar, CHP’nin bu kritik dönemeçteki stratejilerini ve Türkiye siyasetindeki olası yansımalarını değerlendirdi.
KURULTAYIN ARKA PLANI
CHP’nin “Darbeye Karşı Milli İrade” sloganıyla düzenleyeceği 39. Olağan Kurultayı, olağanüstü bir toplantı olarak Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.
Parti yönetimi, 38. Kurultay’a yönelik “usulsüzlük” soruşturmaları ve kayyum atama iddialarına karşı bu hamleyi bir savunma mekanizması olarak görüyor.
Özgür Özel, 21 Mart 2025’te yaptığı açıklamada, “Kurultay, CHP’nin bağımsızlığını ve delegelerin iradesini koruyacak bir adımdır” diyerek süreci savundu.
Kurultayda genel başkanlık seçimi ve Parti Meclisi’nin yenilenmesi öngörülürken, 1.323 delegenin oyları belirleyici olacak. Bu süreç, sadece Türkiye’de değil, uluslararası akademik ve siyasi çevrelerde de yankı buldu.
Yabancı uzmanlar, CHP’nin bu hamlesini hem liderlik dinamikleri hem de demokratik süreçler açısından değerlendirirken, bilimsel çalışmalar parti içi çekişmelerin toplumsal etkilerine ışık tutuyor.
YABANCI UZMAN GÖRÜŞLERİ
Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House’tan Türkiye uzmanı Dr. Marc Pierini, CHP’nin kurultay kararını “stratejik bir satranç hamlesi” olarak niteliyor. Pierini, “Özgür Özel’in liderliği, parti içindeki değişim taleplerini karşılamakla baskıcı bir siyasi iklime direnmek arasında hassas bir denge kuruyor. 6 Nisan, CHP’nin hem birliğini hem de direncini test edecek” dedi.
Pierini’ye göre, İmamoğlu’nun tutukluluğu, CHP’nin muhalefet rolünü daha da keskinleştirebilir ve bu durum, Türkiye’nin demokratik standartları hakkında uluslararası tartışmaları alevlendirebilir.
ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi’nden siyaset bilimci Prof. Lisel Hintz ise, CHP’nin bu süreçte “sembolik bir direniş” sergilediğini düşünüyor. Hintz, “Kurultay, sadece liderlik seçimi değil, aynı zamanda CHP’nin otoriter baskılara karşı duruşunun bir göstergesi. Ancak, parti içindeki fraksiyonların bu sınavdan nasıl çıkacağı belirsiz” yorumunda bulundu. Hintz, İmamoğlu’nun durumunun, CHP’nin tabanını mobilize etme potansiyeline sahip olduğunu, ancak liderlikte birlik sağlanamazsa bunun bir zayıflık olarak geri dönebileceğini vurguladı.
BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR NE DİYOR?
CHP’nin iç dinamiklerini ve liderlik değişimlerini inceleyen bilimsel çalışmalar, kurultayın olası etkilerini anlamak için önemli veriler sundu.
Political Research Quarterly dergisinde yayımlanan bir araştırma, parti içi liderlik mücadelelerinin, seçmen tabanında hem motivasyon hem de bölünme yaratabileceğini ortaya koydu.
Araştırmanın yazarı, Oxford Üniversitesi’nden Prof. Catherine De Vries, “CHP gibi köklü partilerde liderlik değişimleri, genellikle ideolojik bir yenilenme arayışını yansıtır. Ancak bu süreç, parti tabanında kutuplaşmayı da tetikleyebilir” dedi. De Vries’in çalışması, Özgür Özel’in liderliğinin, genç seçmenler arasında destek bulabileceğini, ancak eski nesil CHP’lilerle uyuşmazlık riski taşıdığını gösterdi.
Araştırma, CHP’nin tabanındaki güvenin, liderlikteki tutarlılık ve dış tehditlere verilen yanıtlarla doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koydu.
KURULTAYIN TÜRKİYE VE DÜNYA İÇİN ANLAMI
Yabancı uzmanlar, CHP’nin 6 Nisan Kurultayı’nı, Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde bir dönüm noktası olarak görüyor.
Bilimsel veriler ise, parti içi değişimlerin uzun vadede toplumsal hareketleri tetikleyebileceğini öne sürdü.
Journal of Democracy’de yayımlanan bir makale, muhalefet partilerinin liderlik yenilenmelerinin, genç seçmen katılımını artırdığını gösterdi. Bu bağlamda, CHP’nin kurultayı, Türkiye’de siyasi katılımı yeniden şekillendirme potansiyeli taşıyor.
CHP’nin 6 Nisan 2025’teki 39. Olağan Kurultayı, Özgür Özel’in liderliğini perçinleme çabası ve kayyum tehdidine karşı bir direniş olarak tarihe geçebilir.
Yabancı uzmanların analizleri ve bilimsel araştırmalar, bu sürecin hem parti içi dinamikleri hem de Türkiye’nin siyasi geleceğini etkileyebileceğini ortaya koyuyor.
Marc Pierini’nin deyimiyle, “Bu kurultay, CHP’nin sadece kendi hikayesini değil, Türkiye’nin demokrasi mücadelesini de yazacak.” Kurultayın sonucu, yalnızca Ankara’daki delegeleri değil, uluslararası gözlemcileri ve bilim dünyasını da yakından ilgilendiriyor.
